
13 Kasım 2016 Pazar
Derdine derman bulamazsan efkar çöker üstüne.. Bir düşünün bakalım yabancı memleketlerdeki insanlar efkar dan mi içiyor.? Bence onlar derdine derman bulduklarında keyfine içiyor ve bakıldığında sözlüklerine efkar in karşılığı yok.. Ve derdiniz sevginiz varsa söyleyin sevdiginize çok şey kaybettik onu kaybetsek bari söyledik kaybettik deriz.. Olasılık işte.. Deneyin..
2 Ekim 2016 Pazar
18 Nisan 2016 Pazartesi
1 Mart 2016 Salı
Zaman hiçbir şeyi düzeltmez, sadece üzerini örter.
Sakladığın acılar, bir gün mutlaka ortaya çıkar…
Herkes zamanı geri alabilmek ister.
Kimi eski güzel günleri tekrar yaşayabilmek için.
Kimi yaptığı yanlışları düzeltebilmek için.
Kimiyse sadece yaşadığını hissedebilmek için ister bunu…
Gelecekten korkanlarsa, zamanı durdurmak ister.
Her şey o kadar iyidir ki bunun bozulmaması için çaba gösterirler.
Ama kimse şu anın değerini bilenler kadar mutlu değildir.
Geçmiş de gelecek de onlarladır…
Bazılarıysa zamanın ta kendisi gibidir.
Ve her insan, zamanın dünya üzerinde bıraktığı birer yara izidir.
23 Şubat 2016 Salı
"Biri geliyor hayatına. Diyorsun ki artık tamam yani, bundan sonra yalnızlık yok. İki kişiyiz biz, her şeyi iki kişilik düşüneceğiz. Sonra çekip gidiyor. Tamam gidiyor yani, o zaman ikiydik ben şimdi tekrar bir kalacağım. Yani bir kalmam lazım, öyle olması lazım. Ama bir de kalamıyorum, yarım kalıyorum. Niye yarım kaldım ben, niye şimdi benim yarımımı aldı götürdü? Giderken beni böyle yarım bıraktı diye düşünürsün. Ama sonra bir gün anlıyorsun ki senin yarın hiçbir yere gitmemiş ki. Burada, gözünün önünde, her gün sana bakıp duruyor işte."
21 Şubat 2016 Pazar
Hep mi özlüyorsun, yoksa zaman zaman mı? Boş vakitlerinde mi, müzik dinlerken mi? Merak ettim şimdi, eğer sorun olmayacaksa bunu isterim -senden.
“Boş vaktin olursa kitap okuma, müzik dinleme,
Az biraz beni özle ..
Nazım Hikmet mektubunun sonuna şunu eklermiş. Buraya da yakışır sanırım, onca kişi okuyacak nasılsa:
“Herkese selam, sana hasret..
19 Şubat 2016 Cuma
18 Şubat 2016 Perşembe
Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukca güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmiyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belliyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat ..
16 Şubat 2016 Salı
14 Şubat 2016 Pazar
11 Şubat 2016 Perşembe
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)