Yürüsek ya bir akşam üstü yıldızların gökyüzünü aydınlattığı bir matem sabahına..
Saçlarını savursaydin ya rüzgarın ahenkli sersem tavrına..
Ellerin ile dokunu verseydin ya hüznümün çöl fırtınasindaki sessizliğine..
Kuşların özgürlüğünü, suyun berraklığını, gökyüzünün maviligini, tren istasyonlarını, boş kaldırılmış kadehleri,Kör kaldırımları, sıkılmadan yanıp sönen sokak lambalarındaki ağırlı sözcükleri anlatabilseysim ya sana ..